14 Ekim 2011 Cuma

Maskeli Balo'da bir KurşunKalem



Kalemin kınından sıyrılmasının tam zamanıdır;
Yaşamları, sevdaları,
Gönülleri, gülleri
Kılıçtan geçirmeyi düşleyerek.

Kalem;
Yaşamın hep dürüst,
Sevdaların hep sadık,
Gönüllerin hep içten,
Güllerin hep kırmızı
Olmadığı görünene kadar doğramalı,

Tıpkı;
Muzu soymak, cevizi kırmak,
Pirinci taşlarından ayıklamak gibi,
Gerçek ona gülümseyene dek.

Kalem;
Kendi dürüstlüğünü yazmalı,
Her yalanı dilim dilim yararak,
Bir Diyarbakır karpuzunun göbeği gibi
Orta yere koymalı,
Çekirdeksiz, taptaze, dimdik.

Kalem;
Kendini aklamak için,
Kusursuz görünmek için,
Günahlarından arınmak için,
Vicdanını rahatlatmak için
Yalanı kabullenmemeli,
Bir kaderci sessizliğinde.

Kalem kesmeli,
Kalem sevmeli,
Kalem duymalı,
Kalem görmeli
Boyanmışlıkları, boyasızlıkları…

Kalem yazmalı,
Kendi yazdıklarını okuyarak,
Ağzından çıkanı
Kulağının duyup da anlaması gibi.

Kalem;
Kendini yazmalı baştan aşağı,
Gerçeği, güzelliği başkalarında aramadan...

ahb

5.9.2002
“…ne ararsan kendinde ara…
kalem de olsan…”

“Balık Tutan Şaşı Kedi Sokağı – Mavi”
not: Diğer yazılarıma, yandaki GÜNCELERİN TÜMÜ bölümünden yıllık/aylık/tek tek ulaşıp okuyabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder