24 Ekim 2012 Çarşamba

tanımsızlaşmak

Akrep gibisin kardeşim, 
Korkak bir karanlık içindesin akrep gibi. 

Serçe gibisin kardeşim, 
Serçenin telaşı içindesin. 

Midye gibisin kardeşim, 
Midye gibi kapalı, rahat. 

Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim. 
Bir değil, 
Beş değil, 
Yüz milyonlarlasın maalesef. 

Koyun gibisin kardeşim, 
Gocuklu celep kaldırınca sopasını 
Sürüye katılıverirsin hemen ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye. 

Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani, 
Hani şu derya içre olup 
Deryayı bilmeyen balıktan da tuhaf. 

Ve bu dünyada, bu zulüm 
Senin sayende. 

Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer 
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak 
Kabahat senin, 
    — demeğe de dilim varmıyor ama — 
Kabahatın çoğu senin, canım kardeşim! 

1947 - Nazım Hikmet Ran

not: Diğer yazılarıma, yandaki GÜNCELERİN TÜMÜ bölümünden yıllık/aylık/tek tek ulaşıp okuyabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder